UYUŞTURUCUYLA MÜCADELEDE ETKİN OLANLARA PLAKET VERİLDİ
29.06.2017
26 Haziran "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" kapsamında Bolu’da uyuşturucu ile mücadelede etkin rol alan kişilere plaket verildi.
Bolu Ticaret ve Sanayi Odasında düzenlenen "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" kapsamındaki programa Bolu Valisi Aydın Baruş, Belediye Başkan Yardımcısı Zerrin Biçen, AİBÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Hamit Coşkun, Bolu Vali Yardımcısı Mustafa Özsoy, İl Emniyet Müdürü İbrahim Özel, İl Jandarma Komutanlığı Komutan Vekili Jandarma Albay Nuri Serkant Kara, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Türker Ateş, daire müdürleri, emniyet ve sağlık kurumu çalışanları, muhtarlar ve davetliler katıldı.
BOLU’DA 2016 VE 2017 YILINDA ELE GEÇİRİLEN UYUŞTURUCU VE YAKALANAN KİŞİ SAYILARI
Program Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Özcan Özdemir’in yaptı. Özdemir, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1987 yılında aldığı bir kararla, uyuşturucusuz temiz bir toplum hedefine ulaşma ve uluslararası alanda eylem ve işbirliğini güçlendirme konusundaki kararlığını vurgulamak amacıyla, 26 Haziran tarihini "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" olarak belirlediğini ifade ederek Bolu’da bu mücadeleyle ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgiler aktardı. 2016 yılı içerisinde 208 şüpheli şahıs hakkında uyuşturucu ile ilgili çeşitli suçlardan yasal işlem yapıldığını belirten Özdemir “Yasal işlem yapılan şahıslardan 30’u cezaevine gönderilmiştir. Yakalanan bu şahıslardan 9 kilo 729 gram eroin, 25 kilo 700 gr kubar esrar, 59 kilo 279 gr toz esrar, 0.12 gr kokain, 120 adet extacy hap, 320 gr sentetik Kannabinoid ve 961 kök hint keneviri bitkisi ele geçirilmiştir. 2017 yılı ilk 6 ayı içerisinde ise 88 şüpheli şahıs hakkında işlem yapılmış bunlardan 13 tanesi cezaevine gönderilmiştir. Yakalanan bu şahıslardan 14 kg 220 gr eroin, 46 kg 560 gr toz esrar, 39.73 gr kubar esrar, 4.35 gr plaka esrar, 296.61 gr metamfetamin, 482.44 gr reçine esrar, 13.49 gram sentetik kannabinoid, 3 adet extacy hap, 2,21 gram taş kokain ve 27 kök hint keneviri bitkisi ele geçirilmiştir” dedi.
“BİLİNÇLENDİRME, TEDAVİ VE REHABİLİTSAYON SÜREÇLERİ ÇOK ÖNEMLİ”
AİBÜ Bolu Ruh Sağlığı Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Hülya Ensari ise “Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de öne geçen sağlık sorunlarından birisi hızla artan uyuşturucu kullanımı olmuştur. Dolayısı ile uyuşturucu ile mücadelede ülkemizde son zamanların en önemli gündemlerden birisi olmuş ve 2014 yılında da Sağlık Bakanlığı’nda geliştirilen Uyuşturucu ile Mücadele Ulusal Eylem Planı ile ilgili ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Biz sağlık boyutunda uyuşturucu ile mücadelede 3 ayaktan söz ediyoruz. Bunlardan ilki uyuşturucu önlemeye, toplumu bilinçlendirmeye yönelik çalışmalar. İkinci ayağını ise tedavi oluşturuyor. Bağımlıları tedavi kapsamında bizler Bolu’da 1 buçuk yıldır ayaktan bu hizmeti vermiş durumdayız. Bunun için profesyonel bir ekiple mücadele veriyoruz. Bunun dışında biz uzun süredir yataklı ünite olarak tescil için başvurmuş durumdaydık. Bayram öncesinde bu tescil işlemlerimiz de tamamlanmış durumda ve 19 yataklı AMATEM hizmeti de verebileceğiz. Sadece Bolu’ya değil tüm bölgeye hizmet vereceğiz. Bunun için de bir eğitim ve araştırma hastanesi olarak bu mücadeleyi elimizden geldiğince yapmaya devam edeceğiz. Son ayak ise rehabilitasyon ayağı. Bağımlılık başladıktan sonra bu bağımlımızı bir ömür boyunca rehabilite etmek zorundayız” şeklinde konuştu.
“UYUŞTURUCU TERÖR ÖRGÜTLERİNİN ANA PARA KAYNAĞIDIR”
Uyuşturucu ile mücadelenin tıpkı bir terör sorunu gibi ele alınması gerektiğini ifade eden Bolu Valisi Aydın Baruş, yaptığı konuşmasında özetle şu ifadelere yer verdi: “Bugün ele aldığımız konu tüm insanlığın ve milletimizin karşı karşıya bulunduğu büyük bir bela ile ilgili. Bu bela insanın iradesini esir alan ve zamanla onu yok eden uyuşturucu illetidir. Uyuşturucu bireylerin ve toplumumuzun geleceğini tehlikeye atan bir düşman. Uyuşturucu kullanan bireyler geleceğe olan inançlarını kaybediyor ve çok genç yaşlarda ailesi ve toplum için faydalı işler ortaya koymak yerine kendi kendisiyle mücadele çabası içerisine giriyor. Uyuşturucu aynı zamanda bireyle toplum arasındaki iletişimi kesiyor ve ortaya toplum için, ailelerimiz için çok önemli bir sorun oluşturan hasta kişilikler ortaya çıkıyor. Diğer taraftan uyuşturucu kaçakçılığının neden olduğu çok önemli bir suç da bu maddenin ticaretinin bugün dünya üzerinde de, ülkemizde de terör örgütlerinin ana finansman kaynağında olmasıdır. Uyuşturucu tedavisi çok uzun aşamalı ve toplumsal maliyeti çok yüksek olan bir mücadeleyi gerektiriyor. Toplumsal sakıncalar bakımından uyuşturucunun zararlarını ele alacak olursak, uyuşturucuyu bir terör sorunu olarak görmek gerekiyor. İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu bu konuyu sık sık ifade ediyor. Uyuşturucuyu terör kadar büyük bir tehdit olarak ele almalıyız. Bu anlamda da ülkemizde uyuşturucuyla mücadelede çok önemli çalışmalar gerçekleştiriliyor. En son 2016-2018 yılları arasını kapsayan ‘Ulusal Uyuşturucu ile Mücadele Strateji Belgesi’ çalışması. Bu çok boyutlu bir mücadeleyi gerektirdiği için de ortaya böyle önemli bir belge konuldu. Bu belgeyi ortaya koymada birçok bakanlığımız meseleyi de kendi bakımlarından ele alarak değerlendirmeye başladılar. Öncelikle şunu bilmemiz lazım ki uyuşturucu ile mücadele toplum olarak, devlet olarak, sivil toplum kuruluşları olarak topyekün yürütmemiz gereken bir çalışma. Biz nasıl bugün ülkemizi, milletimizi bölmek isteyen, insanlarımızın arasına nifak sokmak isteyen terör örgütleri ile mücadele ediliyorsak, bu terör örgütlerinin çalışmalarında başarılı olmaması için çocuklarımızın, gençlerimizin bunların ağına düşmemesi için nasıl hassas davranıyorsak aynı şekilde uyuşturucu ile mücadelemizi de hassasiyetle yapmalıyız.
“TOPLUMUMUZUN HER KESİMİNİ BİLİNÇLENDİRMELİYİZ”
Bu konuda öncelikle toplumun bilinçlendirilmesi ve bu mücadelede her birey olarak etkin çalışmalarımızı yapmamız gerekir. Diğer taraftan toplumun bilinçlendirilmesi için de özellikle basınımıza çok önemli rol düşüyor. Uyuşturucu suçundan yakalanan şahısların toplum önünde bir terörist gibi görülmesi ve bu suçu işleyenlerin toplumun geleceğini yok ettiğinin farkına varılması bu çalışmanın önemli sonuçlarından biri olacaktır.
Diğer taraftan okullarımıza, öğretmenlerimize bu bilinçlendirmede çok önemli görevler düşüyor. Bilinçlendirme ana sınıflarından başlayıp üniversitemize kadar devam etmeli. Uyuşturucunun ne kadar kötü bir hastalık olduğunu çok iyi ifade etmemiz, bunun için de öğretmenlerimizin aileler ile çok iyi bir iş birliği yapması gerekiyor. Öğretmenlerimizin öğrencilerde bir sorun gördüğü zaman, arkadaşlarıyla toplumla ilişkilerinde bazı sorunlar yaşadığının farkına vardığı an meselenin üzerine eğilmesi ve onu bir aile gibi sahiplenmesi gerekilen kişi olarak görmeleri, çaba sarf etmeleri lazım. Diğer taraftan tedavi aşamasında Ruh Hastalıkları Hastanemizin çalışmaları, Rehabilitasyon Merkezlerinin çalışmalarında doktorlarımıza çok iyi destek vermemiz lazım. Bunun için özellikle toplumu bilinçlendirme çalışması yürüten sivil toplum kuruluşlarının kamu kurumlarıyla güzel bir işbirliği ortaya koyması ve tedavi gören gençlerimiz tekrar topluma kazandırmak için yapılması gerekenler konusunda gerek aile ziyaretleri gerekse onların sosyal hayata tekrar kazandırılması için çaba sarf edilmesi önemli.
“ÇOCUKLARIMIZI RUHSAL VE MANEVİ YÖNDEN DESTEKLEMELİYİZ”
Diğer taraftan sadece okullarda değil artık eğitim dışına çıkmış, mezun olmuş ama yaşadığı sosyal sorunlar nedeniyle bu illete bir şekilde bulaşmış gençlerimizin özellikle sosyal faaliyetlere katılımı konusunda Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüze, Belediyelerimize çok önemli görevler düşüyor. Çünkü uyuşturucunun temel nedenlerinden birisi insanın içine düştüğü ruhsal ve manevi boşluk. Bu boşluğu kendi değerlerimizle, ahlaki unsurlarımızla dolduramazsak o zaman gençlerimiz düşmüş olduğu bunalımın neticesi olarak geleceğe ilişkin hiçbir şeye sahip olamayacağını düşünerek çevresinin etkisiyle bu illeti kullanmaya yöneliyor. Bu boşluğun doldurulması için onlara milletimiz için ne kadar önemli olduklarını hissettirmek amacıyla onları sahiplenmemiz gerekiyor. Onları iş güç sahibi yapmamız gerekiyor. Bu anlamda da İŞKUR İl Müdürlüğümüze çok önemli görevler düşüyor. Biz ilimizde uyuşturucu kullanan gençlerimizi topluma nasıl kazandıra biliriz hususunu Uyuşturucu ile Mücadele İl Kurulunda tartışıyoruz. Bolu’da uyuşturucu kullanımı çok yaygın olmamakla birlikte her zaman bu tehdidin olduğunu biliyoruz. Bu anlamda sivil toplum kuruluşlarıyla, muhtarlarımızla, esnaflarımızla uyuşturucu ile mücadele için etkileşim içinde olmaya önem veriyoruz.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
Çocuklarımızın sağlıklı yetişmesi için onlarla aile olarak iletişime çok çok önem vermeliyiz, onlarla arkadaş olmalıyız. Sorunlarını bizlerle paylaşmaları ve bizim de çözüm bulmamız lazım. Uyuşturucuyla mücadelede aile ortamı çok önemli, sosyal çevre çok önemli. Çocuklarımızın okul yönetimleriyle ilişkisi ve okullarımızın da ailelerle birlikte sıkı bir işbirliği yapması çok önemli. Diğer taraftan özellikle Muhtarlarımız orada yaşayan, sokaklarında gezen gençlerin nerelerde vakit geçirdiğini ve dışarıdan gelen gidenlerin gençlerle nasıl iletişime geçtiklerine dikkat etsinler ve şüphelendiklerinde kolluk kuvvetlerimizi haberdar etsinler. Yine insanlarımızın bilinçlendirilmesi yönünde Müftülüğümüzün vaazlarda, sohbetlerde buna sıklıkla değinmesi lazım. Kuran Kurslarında, yaz kurslarında bu meselenin çocuklarımıza anlatılması, dini ve ahlaki olarak bunun ne kadar zararlı bir hastalık olduğunun çok iyi ifade edilmesi lazım. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüzün çocukları yoğun olarak sportif aktivitelere katılımlarını sağlaması lazım ve bu anlamda da yaz spor kurslarına önem vermesi gerekiyor. Emniyetimiz, Jandarmamız bu suçu işleyen şahısları etkin olarak takip görevinde ve bununla da yoğun bir şekilde mücadele ediyor. Ama bunu yalnızca kolluk görevlilerimizin çabalarıyla başarmak zor. Bunun için özellikle sivil toplum örgütlerinin, muhtarlarımızın görevlilerimizle iş birliği yapması lazım. Uyuşturucuyla mücadele için illerimizde ekipler oluşturuldu ve narkotimlerimiz var. Görevleri yalnızca uyuşturucuyla etkin bir mücadele olan narkotimlerimiz, sivil toplum örgütleri ve muhtarlarımız ile güzel bir işbirliği halinde meydana gelebilecek olaylardan zamanında haber alarak müdahale konusunda hassas bir görev yürütüyorlar. Hepimiz bu görevlilerimize yardımcı olmak zorundayız, lütfen bunu esirgemeyelim. Rehabilitasyon konusunda da özellikle Sağlık Müdürlüğümüz ve sorun yaşayan bu illete bulaşmış kişileri tekrar topluma kazandırılması ve iş güç sahibi yapılması anlamında da Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, İŞKUR ve Milli Eğitim Müdürlüğümüz iş birliği içinde çalışmalı”
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELEDE ETKİN ROL OYNAYAN KİŞİLERE PLAKET VE ÖDÜLLERİ VERİLDİ
Programın devamında ise uyuşturucu ile mücadelede etkin rol oynayan kişilere ödül ve plaketleri verilirken bu kişiler ise şu şekilde:
Hamit BOZTAŞ- Doçent Dr. Psikiyatrist
Derya ASLAN - Psikiyatrist Asistan
Özcan ÖZDEMİR- KOM Şube Müdürü (Narkotik suçlarla Mücadele Şube Müdürü)
Ümit Yaşar KÜÇÜK - Polis Memuru
Yusuf Küçük AYDIN - Polis Memuru
Serkan BULUT - Polis Memuru
Fatih ŞAHİN - Polis Memuru
Süleyman YİĞİTER - Kıdemli Başçavuş
Abdullah UĞURLU - Öğretmen (PDR)
Dr. Hülya ENSARİ - Ruh Sağlığı Hastanesi Başhekimi
Dr. Ayşegül KOÇ - Başhekim Yardımcısı
Arzu YILDIRIM - Hemşire
Özden ESEN - Hemşire
Türker ATEŞ - Ticaret Odası Başkanı
Şevki GÜNDÜZ - Borazanlar Mahallesi Muhtarı
Mustafa ARKAN - Taşkesti Beldesi Merkez Mahalle Muhtarı
