BOLU’NUN ALTERNATİF ÜRÜNLERİ BELİRLENİYOR
28.09.2018
Bolu’da yetiştirilen tarım ürünlerine alternatif ürün desenleri çalışmasının rapor niteliğindeki sonuçları düzenlenen toplantı ile sunuldu.
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile Bolu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün işbirliği ile düzenlenen ‘Bolu Ovası Tarımsal Ürün Deseni Rapor’ hazırlandı. Raporda üretim potansiyeline sahip, ekonomik değeri yüksek tarımsal ürünlerin tespiti yapıldı. Rapor kapsamında önerilen tarımsal ürünler hakkında Bolu Ovasında faaliyet gösteren çiftçilere de farkındalık oluşturmak amacıyla raporun aktarılması için bir toplantı düzenlendi.
Bolu Ticaret ve Sanayi Odasında düzenlenen toplantıya, Bolu Valisi Aydın Baruş, İl Tarım ve Orman Müdürü İzzet Murat, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, Bolu Ziraat Odası Başkanı Hakkı Fidan ile tarım ve hayvancılıkla uğraşan birlik başkanları ve üyeleri katıldı.
“BOLU İÇİN ÖNEMLİ BİR RAPOR”
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda konuşan Bolu Valisi Aydın Baruş, Bolu’nun üretim yaptığı ürünlerin dışında alternatif ürünlerin de yetiştirilmesi anlamında yapılan bu çalışmanın önemli bir rapor olduğunu kaydetti. Vali Baruş,“Bu çalışma, dar olan toprak arazilerimizin nasıl daha iyi değerlendirilebileceği, çiftçimizin, ilimizin ve ülkemizin ekonomisine daha fazla katkı verir hala nasıl getirileceği konusundaki soruya cevap aramak üzere yapıldı” dedi.
“% 63’LÜK ORANI %100’LERE ÇIKARMALIYIZ”
Bolu Ovasının, Bolu toprakları içinde en fazla verimin alınabildiği, sulanabilir alana sahip olduğunu dile getiren Bolu Valisi Aydın Baruş, “İlimizde toplam tarım arazisi miktarı yaklaşık 118.000 hektar civarında, bu da ilimizin yüzölçümünün %14’üne tekabül ediyor. Bunların içerisinde sulanabilir alan ise, 54.000 hektar civarında, bu da toplam arazinin %46’sına tekabül ediyor. Sulu tarım yapılan alan 33.336 hektar, bu da sulanabilir arazinin %63’ü. İnşallah çok yakın zamanda Tekke Barajı ve Seben Göleti sulamaları gibi önemli projelerin hayata geçirilmesiyle birlikte, bu %63’lük oranı %100’lere doğru taşımayı planlıyoruz” ifadelerine yer verdi.
“MISIR KURUTMA TESİSİ KURULUYOR”
Bolu’da birincil olarak hububat yetiştirildiğini belirten Vali Baruş, “Bolu Ovasında buğday ve arpanın yanında özellikle patates üretimi önde gelen üretim alanlarına sahip. Tabi patates ürününün her yıl aynı değeri bulmaması, bazı yıllar değerinin düşük kalması çiftçimizin bu yüzden mağdur olması, istikrarsız bir fiyattan dolayı bazı çiftçilerimizin patatese alternatif ürün araması bizleri bu konuda araştırmaya sevk ediyor. Tarım Müdürlüğümüzün Ziraat Odası ile birlikte yapmış olduğu çalışmalarda çiftçilerimize alternatif ürün olarak neleri önerebiliriz bunun çalışmalarını yürütüyoruz. Son yıllarda malumunuz olduğu üzere fasulye ve nohut alternatif üretim olarak gündeme geldi. Son yıllarda bunların üretimi de git gide artıyor. Sulama imkanına sahip olması nedeniyle, Bolu Ovası’nda mısır üretiminin artırılması gerektiği kanaatine vardık. Çünkü, mısır üretimi hem verim olarak hem de ekonomik değer olarak çiftçimize çok değerli katkılar verebilecek bir ürün. Bu amaçla, Ziraat Odası ile işbirliği halinde, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle ‘Mısır Kurutma Tesisi’ projesinin hayat geçirilmesi için çalışmalar başladı. Mısır Kurutma Tesisi projesi ile ilimizde üretilen tanelik mısırın, bu tesislerde kurutularak özellikle beyaz et üretiminde ham madde olarak kullanılması için, buradaki entegre tesislerine pazarlanmasıyla birlikte hem çiftçimizin toprağını iyi değerlendirip daha fazla kazanması hem de beyaz et üretimi yapan entegre tesislerimize destek sağlanması söz konusu olacaktır. Önümüzdeki yıl bu tesis tamamlanarak hayata geçirilecek ve bundan sonra çiftçilerimiz ürettikleri tane mısırı burada kurutarak pazarlama imkanına kavuşacak” dedi.
“TOPRAĞIMIZI BİLİNÇLİ KULLANMALIYIZ”
Bolu’daki tarım topraklarının çok daha iyi değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Vali Baruş, “Bilinçli olarak toprağımızı kullanmazsak hem toprağımızın verimini her yıl git gide azaltıyoruz, hem de çevreye önemli zararlar veriyoruz. Ayrıca İlimizdeki tavuk üretim tesislerinden çıkan gübrenin tarım topraklarında organik madde eksikliğini tamamlar şekilde kullanılması çok önemli. Dolayısıyla bilinçsizce tarlalarımıza atılan tavuk gübreleri hem bizi çevresel olarak kokusundan dolayı rahatsız ediyor hem de su kaynaklarımızda kirlenmeye neden oluyor. Dolayısıyla bu gübrelemenin sağlıklı bir şekilde yapılması lazım. Biz topraklarımızı bilinçli olarak gübrelersek, onun ihtiyacına uygun ham maddeyi toprağa verirsek göreceğiz ki çok daha fazla verim artışı yakalayacağız ve böylece de topraklarımızı çok iyi değerlendireceğiz” dedi.
“BOLU OVASINI EN İYİ ŞEKİLDE DEĞERLENDİRMELİYİZ”
Bolu Valisi Aydın Baruş konuşmasını şöyle sona erdirdi; “Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle yapılan ürün deseni çalışmasında sulanabilir Bolu Ovası’nda hangi yörede, hangi alanda, hangi mevkide hangi tarım ürünleri ekilirse çiftçimiz daha fazla gelir sağlar, ekonomik olarak daha iyi değerlendirebilir, toprağın yapısına uygun hangi ham maddeleri vererek onu verimli hale getirebiliriz konuları değerlendirildi. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı ve üniversitede bulunan öğretim görevlilerimizin yaptıkları bu ürün deseni çalışmasının tüm çiftçilerimiz için katkı getirmesini ve hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah bu çalışma ile Bolu Ovasını en iyi şekilde değerlendirerek İlimizin, insanımızın istifadesine daha fazla katkı verir hale getiririz”
SUNUMLAR YAPILDI
Bolu Valisi Aydın Baruş’un konuşmasının ardından, Ziraat Mühendisi Dr. Mustafa Uluç, Bolu Ovası toprak sınıflama ve puanlama analiz sonuçlarını paylaştı. Uluç, “Bölgenin Devlet Su İşleri tarafından rehabilitasyon projesi yapılacak alanda toprak özelliklerini belirlemek üzere bu çalışmaya başladık. Bu işte biz 4 ziraat mühendisi 6 tekniker olmak üzere bu etüt işlemini yaptık. Sınıflama ve harita sunduktan sonra bizden sonra ikinci aşamada ürün değerlendirme kısmında çalışacak kişilere fikirlerimizi paylaşmak üzere bu bölgede yetiştirilen ve yetiştirilecek alternatif kullanımlar için de değerlendirme olacak bir veri takdim ettik. Bizim çalışmamız birinci aşamada toprak sınıflamasına yöneliktir. Alanımız 6 bin 825 hektar, biz burada 5 bin 618 hektar alan çalıştık.” dedi.
Daha sonra Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz yaptı. Karadeniz, “Bolu bir Batı Karadeniz ili. Aynı zamanda bir geçiş bölgesi. Karasal iklimden de kısmen özellikler taşıyor. Karadeniz’in nemli yağışlı iklimleri de burada var. Dolayısıyla net bir ürün söylemi çok imkansız gibi oluyor. Geçiş bölgelerine uygun, hem karasala, hem deniz iklimine uygun yağışı Mart aylarında Nisan aylarında bol olan bir iklim özelliği taşıyor. Dolayısıyla biz Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi olarak, 4 öğretim üyesi bir araya gelerek, çalışma yaptık. Hem Bolu’daki mevcut ürün desenlerini tespit ettik. Bu ovada bu iklime, bu toprak yapısına hangi ürünler önerilebilir, bunun çalışmalarını sunacağız” şeklinde konuştu.
Son olarak Doç. Dr. Faheem Baloç ise yaptığı sunumda Bolu’da yetiştirilen tarla bitkileri, tarıma dayalı sanayide tarla bitkilerinin önemi ve Bolu’da yetiştirilmesi planlanan alternatif ürünler hakkında bilgiler verdi.
Toplantıda ayrıca sunum yapan araştırmacılara katılımcılar tarafından sorular da soruldu.
