BOLU’DA ONBİNLER DEMOKRASİSİNE SAHİP ÇIKTI
15.07.2017
15 Temmuz hain darbe girişiminin birinci yıl dönümünde ülke genelinde olduğu gibi Bolu’da da on binlerce kişi şehitlerimize ve demokrasimize sahip çıkmak adına meydanları doldurdu. Milli Birlik Yürüyüşü katılan 7’den 77’ye on binlerce vatandaş ellerinde Türk Bayraklarımızla hainlere lanet okurken, bir kez daha bu vatan evlatlarının asla bu ülkeyi hainlere terk etmeyeceğini dosta düşmana karşı gösterdi.
Bolu’da 7’den 77’ye on binlerce vatandaşın yer aldığı etkinlikler Milli Birlik Yürüyüşü ile başladı. Bolu Valiliği önünde başlayan ellerinde bağımsızlığımızın simgesi Türk Bayrakları ile yapılan yürüyüşe, Bolu Valisi Aydın Baruş, Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü, Tugay Komutanı Piyade Kurmay Albay Muammer Alper, Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Seyfi Han, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektör Vekili Prof.Dr. Süleyman Mollaibrahimoğulu, Bolu Vali Yardımcıları Mustafa Özsoy ve Ahmet Atılkan, siyasi parti il başkanları ve üyeleri, Sivil Toplum Kuruluşları, Kamu, Kurum ve Kuruşların Müdürleri ve on binlerce vatandaş katıldı.
15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri Milli Birlik Yürüyüşünün ardından Demokrasi Meydanında düzenlenen etkinlikler ile devam etti. Buradaki etkinlikler ilk olarak tüm şehitlerimiz ve gazilerimiz için Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Daha sonra Yeşil Cami İmamı tarafından Kuran-ı Kerim tilaveti okundu.
DUYGU DOLU ANLAR YAŞANDI
Etkinlikte daha sonra 15 Temmuz konulu sinevizyon gösterimi düzenlendi. Sinevizyon gösterisinde bundan 1 yıl önce hainlerin oyunlarının nasıl bozulduğu bir kez izlenirken, tören alanına gelen on binlerce vatandaş duygu dolu anlar yaşadı.
CUMHURBAŞKANIMIZ TÜM ÜLKEYE SESLENDİ
Etkinlik devam ederken, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 81 ile aynı anda seslendi. Alana kurulan dev ekranlardan İstanbul’da Şehitler Köprüsünde yer alan tören alanında tüm ülkeye seslenen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması sırasında Bolu’da büyük coşku yaşandı.
ŞEHİTLERİMİZİN İSİMLERİNİN YER ALDIĞI TABOLAR ŞEHİTLERİMİZİN AİLELERİNE HEDİYE EDİLDİ
15 Temmuz Şehitlerini Anma Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Demokrasi Meydanında düzenlenen programın devamında, 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında şehit olan Bolu’nun evlatları Ozan Özen, Fatih Kalu ve Velid Bektaş’ın hayat hikayeleri okundu. Daha sonra ise Bolulu şehitlerin ailelerine Bolu Valisi Aydın Baruş tarafından, Bolu Halk Eğitim Merkezi öğretmeni Güldane Ergin Can’ın yaptığı ve üzerinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü Siluetinde tüm şehitlerimizin isimlerinin yer aldığı Hüsn-i Hat sanatı ile yapılan bir tablo takdim edildi.
Hediyelerin ardından 15 Temmuz konulu şiir, kompozisyon ve resim dallarında birinci olan öğrencilere ödülleri verildi.
Öğrencilere ödüllerinin verilmesinin arından protokol konuşmalarına geçildi.
Programda ilk olarak kürsüye çıkan ve Bolululara seslenen Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Adem Evcil, “Bir sene önce hain darbe girişimine karşı koymak için millet olarak ellerimize bayraklarımızı alarak meydanlara koştuk. Sayın Genel Başkanımda hain darbe girişimi günü önce milletim ve vatanım dedi. Haçlılar birleşmişken bu tehdidi bertaraf etmek için birlik olmamızı istedi. O gün bir an olsun üstünden uçaklar uçan merkez binamızdan ayrılmadı. Bir an olsun millete inanmaktan birlikten yana olmaktan vazgeçmedi. 15 Temmuz Darbe Girişiminin hemen akabinde de Ömer Halisdemir’in ve özel harekatın binasına ziyarete gitti. Başkanımız orada şöyle bir ifade kullandı; “12 Eylül’de bizim çocuklar kazandı diyorlardı. 15 Temmuz da onların gayrimeşru çocukları kaybetti halk kazandı.” Onların tankları, topları ve uçakları vardı. Ama bizim de peygamberimizin duası üzerimizdeydi ve tunç gibi iman dolu yüreğimiz ile Türk bayrağımız vardı. Ayrıca geçtiğimiz günlerde şahit olduğum bir konuyu siz değerli vatandaşlarımla paylaşmak istiyorum. Şehit ailesinin bir konuşmasına şahit oldum. Hayatımda en sarsıldığım anlardan biriydi. Şehit ailesi o gün şunları konuşuyordu; ‘Eğer ayıp olmayacağını bilsem oynardım. Bizim ailemizin kanı şerefli bayrağımızın içinde yer alacak’.İşte biz böyle yüreği vatan sevgiyle dolu bir milletiz. Son olarak bütün şehitlerimiz bizim için kutsaldır. Şunu unutmayalım hainlik üniformada değil kandadır. Mehmetçik ile haini bir tutmayalım” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kazım Karsu ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Değerli Cumhuriyetçilerin demokratları hoş geldiniz. Burası bir er meydanı. Burada Türk polisi ve askeri kendini göstermiştir. Arkadaşlar nasıl dostlarımızın, kardeşlerimizin şehit olduğunu anlattılar. Bu sözlerden sonra tek anlatacağım bir şey var. Birbirimizi sevelim. Yapamazsak Suriye, Irak, İran gibi oluruz. Mustafa Kemal Atatürk demişti ki ‘Yurtta sulh, cihanda sulh.’ Bizde yurtta barışı başardık. Şimdi sıra barışı ilan ederek birbirimizi kucaklayalım.”
“ 15 Temmuz’a dair aslında konuşulacak çok şey var” diyerek konuşmasına başlayan Ak Parti İl Başkanı Nurettin Doğanay, “Şehit Ozan Özen kardeşimin nişanlı Büşra, 18 yaşında ben şehit olmaya gidiyorum diyen Fatih Kalu kardeşimin dediklerini duydunuz. O hain işgal girişiminin olduğu gece bu ülkenin üzerinden parazitlerin temizlendiği gecedir. O hainlerin, alçakların, namussuzların şerefsizliklerini dip yaptığı gecedir. O gece Sakarya’dır, Dumlupınar’dır, Çanakkale’dir. Nasıl oralarda 7 düvele karşı savaştıysak aynı şekilde 1 yıl önce bu günde öyle savaştık. Kendi içimizdeki saygımızı, sevgimizi eksiltmeyelim. Biz bunu yaptığımız sürece Amerika’nın uşakları, FETÖ’cüler, PKK bizi bölemez. Bu millet tankın egzozuna tişört tıkarken, kamyonla meydanlara adam taşıyanlar olduğu sürece bu vatan yıkılmaz. Tankları motosikletle kovalayan gençlere selam olsun. Uçaklar kalkmasın diye mahsulünü yakan çiftçime sevgiler olsun. Yolun sonunda şahadet olduğunu bilerek yürüyen Ömer Halisdemir’e, Ozan Özen’e, Fatih Kalu’ya, Velid Bektaş’a ve 250 kardeşime selam olsun. Şehitlerimizin anne ve babalarımızın binlerce defa ellerinden öpüyorum. Bu meydanı hınca hınç dolduran hemşerilerime teşekkür ediyorum” diye ifade etti.
“ALLAH BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZDEN VE GAZİLERİMİZDEN RAZI OLSUN”
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ise; “Bu aziz millet 1071 yılında Malazgirt yılında Anadolu topraklarına basıyor. Anadolu’ya tutunuyoruz. Önce Selçuklu, sonra Osmanlı… Topraklarımızın her yanı şehit kanıyla yoğuruluyor. Viyana’ya kadar gidip Polatlı’ya kadar geriliyoruz ve sonra Kurtuluş Savaşı’nı başlatıyor. O komutan savaşı alıp götürüp bize bu toprakları vatan yaptı. 15 Temmuz ama bir başka… İçimizden biri, hain. Allah o hainle baş etmemiz için bize nasip ettiği Recep Tayyip Erdoğan’a güç versin. Allah ondan razı olsun. O hainlerle biz, bizim aldığımız uçaklar, tanklar, toplarla savaştık. Sizler sayesinde vız geldi tanklar. 15 Temmuz günü ilk konuşmayı pencereden yapmıştık. O gün İl başkanımız, MHP İl başkanımız sonrasında Kazım abi yanımızda oldu. Sonra hep beraberdik. Sizlerle bizler hep beraberdik. Burada olmayan kişiler televizyonlardan şimdi kahramanlık taslıyor. Kahramanlık yolu buradan geçer. Kahramanlık yolu sizlerle olmaktan geçer. 250 şehit 2 bin 250 kadar gazimiz var. Allah hepsinden razı olsun. Kahpeler gelsin vuracaklarsa önce beni vursunlar. Hepimiz şehit ve gazi adayıyız. Allah bize bir daha o günleri yaşatmasın. Yaşatırsa düşmanlarımız bilsinler ki biz şehit olmaya hazırız” şeklinde konuştu.
“ŞEHİTLERİMİZE, GAZİLERİMİZE LAYIK OLMAK İÇİN ÇOK ÇALIŞACAĞIZ”
Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin ise “ Bu gece burada olduğu gibi Türkiye’nin dört bir yanında bütün meydanlar olduğu gibi işte bu iman, coşku, birlik ve beraberlik olduğu sürece bizi kimse yıkamaz. Kıymetli kardeşlerim 1 yıl önce imanımıza, bayrağımıza, ülkemize sahip çıkmak için nöbetler tuttuk. Bize karşı DAEŞ, PKK, FETÖ ve 7 düvele karşı birlik mesajı verdik. Bundan sonra öncelikle şehitlerimize, gazilerimize layık olmak için çok çalışacağız. Bir sene öncesinden çok daha güçlü bir Türkiye var. Büyük hedeflerimiz var. Bu hedeflere güçlü yürümek için daha çok bir ve beraber olmalıyız. O gün öylece tanka, uçağa, helikoptere sadece göğsünü siper ederek mücadele veren Türk milleti büyük bir direniş gerçekleşmiştir. Bu büyük millet gece vatanına, sabah ekonomisine sahip çıkmıştır. Dünya’da hiçbir ülke bunu başaramaz. Hiçbir ülkenin ekonomisi öyle bir saldırıdan sonra ayakta kalamaz. Bu gün olduğu gibi uyanık olmak zorundayız. Bir olacağız, beraber olacağız üstümüze gelen saldırılara karşı dün olduğu gibi bu günde beraber olacağız” diye açıkladı.
“15 TEMMUZ’DA MİLLİ MÜCADELEMİZİ VERDİK”
Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü ise; “Selalar Kurtuluş Savaşı’nda, selalar savaşlarda okunmuştu. Selalar Ozan Özen, Fatih Kalu ve bütün şehitlerimiz için okundu. 1071’de Anadolu’ya girdik. 2017’ye kadar ne savaşlar verdik. Ne 15’lik gençlerimizi şehit olarak verdik. Son olarak 15 Temmuz’da milli mücadelemizi verdik. Asker ocağımız Peygamber ocağımız ama o ocağın mensubu olmayanlar satılmışlar tarafından o katillerin operasyonuna maruz kaldı bu ülke. 15 Temmuz’da ben Bolu’daydım. Rabbim o anda bu milletten korkuyu almıştı. Hastaneleri ziyaret ettiğimizde orada o ifadelerde korku olmadığına şahit olduk. Zordur dava adamı olmak. Zor günde korkmayıp saklanmadan meydanlara koşmak” dedi.
“HEDEF ASLINDA CUMHURBAŞKANIMIZIN ŞAHSINDA MİLLİ İRADEYDİ”
“15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında konuşmalarını yapmak üzere kürsüye gelen Bolu Valisi Aydın Baruş konuşmasının başında 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşananları anlattı. 15 Temmuz’da dış güçlerden teşvik alan hainlerin Cumhurbaşkanımıza kast etmek istediklerini ama asıl amaçlarının milli irade olduğunu dile getiren Vali Baruş, konuşmasına şöyle başladı: “Akşemseddin’in, Tokad-ı Hayreddin’nin torunları. Değerli Bolulu kardeşlerim. Bu vakte kadar burada bekleyip milli iradenin nöbetini tutan kardeşlerim. Vatandaşlarımızla birlikte olan sayın protokolümüz. Hepinize teşekkür ediyorum. Milletimizin canına kast edenler tarihimizdeki en büyük ihanetlerden birini gerçekleştirdi. 15 Temmuz’da bayrağımızı dış güçlerden teşvik alan hainler Cumhurbaşkanımıza kast etmek istediler. Hedef aslında Cumhurbaşkanımızın şahsında milli iradeydi. Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’na saldırdılar. Burada amaç direncimizi yok etmekti. Onlar zannettiler ki herkes kendileri gibi ihanet edecek. Bu milletin imanlı polisleri, askerleri vardı. Bu oyunları deşifre eden ve isim listelerinin bulunduğu MİT’e saldırdılar. Bu darbe girişiminin bu kadar acele bir şekilde yapılmasının nedeni kendilerinin deşifre olması.
“BİZ TARİH BOYUNCA HAK VE ADALET MÜCADELESİ VERMİŞİZ”
O akşam TRT kurumuna saldırdılar. Onlara işgal bildirimini okutmak için bu kuruma saldırdılar ve oradan zorla bildiriyi okuttular. Zannettiler ki o bildiri okununca korkacağız, sineceğiz. Fakat öyle olmadı. Türksat’ı yok etmek istediler. İletişim ağımız kesilsin diye. Niyetleri bu ülkenin insanları sokaklara çıkmasındı. Milletin kendilerine huzuru sağlasın diye verdiği silahları korku salmak için kullandılar. Gerçekten bir mahşer gecesi. Bütün bunlar niye yapıldı? Bunu anlamak için tarihimize bir bakmak yeterli olacaktır. Bizler köklü bir medeniyete sahibiz. Cihan imparatorlukları kurmuşuz. Biz tarih boyunca hak ve adalet mücadelesi vermişiz. Kanımızı, canımızı vermişiz. Burası nihai vatanımız olmuş. Vatan bizim için uğrunda baş verdiğimizdir. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır toprak eğer uğurunda ölen varsa vatandır” şeklinde konuştu.
“40 YILDIR UĞRAŞIYORLAR BAŞARAMADILAR BAŞARAYAMAYACAKLAR”
Ülkemizin birliğine kast etmek isteyenlerin tarih boyunca bu milleti bölmeye çalıştıklarını dile getiren Vali Baruş, “ Medeniyeti köklü tutan değerler vardır. Alparslan 1071 Malazgirt Meydan Savaşında ‘Ey askerler eğer şehit olursam bu benim kefenim olsun. Zaferi kazanırsak istikbal bizimdir.’demiştir. Bizler cesaret ve kahramanlığı ana ilkelerimiz bildik. Biz hiç kalleş olmadık. Biz millet olarak ölümü öldürmüşüzdür. Gazi Mustafa Kemal Çanakkale Savaşı’nda 57’inci alaya ‘Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’ dedi. Onlar için ölmek bir anlam ifade etmiyordu. Önemli olan isimlerinin milletin hafızasına kazınmasıydı. Biz zillete hiçbir zaman boyun eğmemişizdir. Biz sevgi ve kardeşliği Anadolu’ya getirmişiz. Tarihe ve Anadolu’ya büyük medeniyetler hediye eden bu millet bu toprakları vatan yapmak için çalıştı ve şehitler verdi. Bizi Anadolu’dan çıkarmak isteyenler başaramadı. Osmanlı tarihi boyunca bu ittifakları çok gördük. Balkan savaşlarında bizi Balkanlardan atmak için bir araya geldiler. Çanakkale’de İstanbul’u işgal etmek için milyonlarca geldiler. Ama bu milletin torunları buna izin vermedi. İstiklal Savaşı’nda da başaramadılar. En son başımıza terörü bela ettiler. Bu maşalar PKK örgütünü çıkardılar. 40 yıldır uğraşıyorlar başaramadılar başaramayacaklar. Orada verilen şehitler bunun teminatıdır” dedi.
“15 TEMMUZ BİR DEMOKRASİ DESTANIDIR”
15 Temmuz’da milletin iradesini esir almak istediklerini ama 15 Temmuz’un bir demokrasi bayramına dönüştüğüne vurgu yapan Vali Baruş, konuşmasında özetle şu ifadelere yer verdi: “En son 15 Temmuz’da bütün çareleri tükenince bu milletin ekmeğini yemiş hainleri kullandılar. 15 Temmuz’da çok büyük bir saldırı ile karşı karşıya kaldık. Amaçları intikam almaktı. Milletin iradesini esir almak istediler. Amaçları buydu. Milleti birbirine düşürmek istediler. Dış güçler ve maşaları içine kapanık bir ülke istiyorlardı. Bu örgütün amacı kendisine imkan sağlayan yabancı devletlere casusluk yapmaktı. Bu bir nifak projesi. Bu sayede de toplumumuzu kargaşaya düşürmek. Bu örgüt yüz binlerce insanı usulsüz dinledi. Şantajlar yaptı, haksız yargılamaları ile adalete olan güveni sarstı. Bu örgüt manevi duyguları sömürdü. Bu örgütün çok önemli bir özelliği var. Bu iki yüzlülük, hile ve aldatma. Bizim milletimizin özelliklerimizden biri doğru olmaktır. Bu örgütün esas hedefi kula kulluk yapmaktır. Onlar istiyorlardı ki liderlerine boyun eğilsin. Hiçbir şekilde başarılı olamadılar. Ülkemizin başında halkın büyük teveccühüyle seçilmiş bir Cumhurbaşkanı ve Hükümet var. İstikrarlı bir ekonomi vardı. Allah gazilerimizden ve şehitlerimizden razı olsun. Sizin bu cesaretiniz ve yüreğiniz olmasıydı bu gün millette geri dönülemeyen yaralar açacaklardı. 15 Temmuz bir demokrasi destanıdır. Türkiye’nin destanı ve istikbalinin kurtuluşudur. 15 Temmuz vatanını ve milletinin bayrağını aziz bilenlerin bayramıdır. Şanlı tarihimizin altın sayfalarına demokrasi destanı olarak tarihe geçecektir.15 Temmuz, Türkiye’nin istiklalinin ve istikbalinin kurtuluş tarihidir. 15 Temmuz, iradesi esaret altına alınmak istenen bir Milletin ayaklanışıdır. 15 Temmuz, vatanı, milleti, devleti ve bayrağını canından aziz bilenlerin, ölümü öldürenlerin kahramanlığıdır. 15 Temmuz esaret altında yaşamaktansa başı dik bir şekilde can verenlerin öyküsüdür. 15 Temmuz, “Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarın, Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” diyen ataların mirasçısı torunlarının haykırışıdır. 15 Temmuz, şanlı tarihimizin altın sayfalarına bir “Demokrasi Destanı” ekleyenlerin zaferidir. Bu millet hiçbir zaman zilleti kabul etmemiştir. Şeref ve İzzet yalnızca Allah’a kulluk edenlerindir. Zillet ve Nedamet kula kulluğu marifet bilenlerindi. Şeref ve İzzet iradesini asla çiğnetmeyenlerindir. Zillet ve Nedamet aklını başkalarının eline verenlerindir. Şeref ve İzzet ruhunu bir milletin değerlerine adayanlarındır. Zillet ve Nedamet çıkarları uğruna vicdanını satanlarındır. Şeref ve İzzet ölüme meydan okuyarak kendini tankların altına atanlarındır. Zillet ve Nedamet korkakça kaçıp başkalarının kucağına sığınanlarındır. Şeref ve İzzet özgür ve bağımsız yaşamayı tercih edenlerindir. Zillet ve Nedamet esarete boyun eğenlerindir. Şeref ve İzzet vatanını ve milletini canından çok sevenlerindir. Zillet ve Nedamet vatana ve millete ihanet edenlerindir. Değerli kardeşlerim, şehit olan kardeşlerimize rahmet diliyorum, gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum. 15 Temmuz gecesinde demokrasi nöbetlerinde burada milletin mücadelesine destek olan herkese teşekkür ediyorum.”
Konuşmaların ardından saat 00.13’te tüm ülke genelinde okunan salalar eşliğinde demokrasi nöbeti başladı.
Demokrasi nöbeti esnasında Bolu Müftülüğü İşitme Engelliler Dua Grubu sinevizyondan okunan dua şiirini işaret diliyle anlattı.
Daha sonra ise Tasavvuf Musikisi dinletisi gerçekleştirildi.
Nöbette yer alan vatandaşlar sabahlara kadar Demokrasi Meydanında yer alırken sabah ezanının okunması ile Saban Namazını kıldılar.
STANDATLARDAN YEMEK VE ÇAY DAĞITILDI
Demokrasi nöbeti esnasında Demokrasi Meydanına gerek kamu kurumları gerekse sivil toplum kuruluşları tarafından açılan stantlarda gece boyunca vatandaşlara çay, çorba ve yemek ikramında bulunuldu.
